Bu güzel sayfada, çeşitli kaynaklardan yıllar boyunca toplanan anlamlı ve güzel “ Tiyatro ile ilgili şiirler” koleksiyonumuzu hazırladık.
Sayfadaki bu şiirleri facebook, X ve whatsapp ile ya da kısa mesaj ile paylaşarak destek ola bilirsiz.
Tiyatro Şiiri
Yazar: Abdullah Tukay
Halka derstir tiyatro, ibrettir,
Gönülde uyuyan derdi uyandırır.
Tiyatro, aydınlığa, nura iletir,
Geriye değil, doğruya ulaştırır.
Tiyatro, güldürüp eğlendirir,
Geçip giden ömrü düşündürür.
Orada, kendi hâlini görüp, gülersin,
Gülünç ise, değilse ağlarsın.
Görürsün hayatının nasıl olduğunu, mükemmel mi,
Değilse, neresi kusurludur?
Tanzim edersin hayatını, tamamlarsın,
Böylece pek çok ilim tahsil edersin.
Artar iyiliğin, eğer iyiysen,
Yumuşak başlı eder, vahşiysen.
Eşit sayar herkesi tiyatro:
İster kul olsun, isterse imparator.
Mukaddestir, büyüktür, yüce zattır o.
Büsbütün hür o, ve pek geniş o, özgür o.
O ilim yuvası, edep yuvasıdır,
Yaradılışları islâl için vesiledir.
Lâkin şartı var: Kötüye kullanılmazsa,
Himmet ağacından koparılma.
Olgunlaşma müddeti dolup, pişerse,
Kızarırsa, güzelce yetişirse.
Sahneler Şiiri
Yazar: Erol YAVUZ
Umutlarla sevgiler
Hayal ile gerçekler
Dramlar komediler
izlenir sahnelerde
Sahnede oyuncular
Alıp bizi götürür
Güldürür düşündürür
Düşündürür güldürür.
Orda bir başka yaşam
Yaşanır çoğu akşam
Başarılı bölümler
Alkışlanır her akşam.
Dünyanın her yerinde
On binlerce sahnede
Sorunlar mutluluklar
izlenir sahnelerde.
Tiyatrolar Şiiri
Yazar: Hakkı ÇEBİ
Gölge düşmeden perdeye,
Biz geldik sizi görmeye,
Sanata değer vermeye,
Açıldı hep tiyatrolar.
Kalpte pekişti dostluklar,
Yakın oldu hep uzaklar,
Canlı konuştu dudaklar,
Açılınca tiyatrolar.
Bunca senaryo yazıldı,
Millet salona dizildi,
İller, ülkeler gezildi,
Sanat evi tiyatrolar.
Perde açılınca akşam,
Ben hep önlerde otursam,
Alkış tufanına dalsam,
Benim evim tiyatrolar.
Tiyatro Şiiri
Yazar:Sadettin TURHAN
T iyatro hayattan küçük bir sahne,
İ nsan başrolde, kâh zirvede kâh yerde,
Y alnız dikkat etmeli her yerde,
A nlatır her şeyi güzel bir perde,
T ek tip hayat olmaz, her tarafa bakmalı,
R ızasıyla seyircinin gönüllerini yakmalı,
O rada, burada, her yerde güzelliklere bakmalı.
Dünya Tiyatrolar Günü Şiiri
Yazar: Mehmet Tevfik Temiztürk
Her 27 Mart, Dünya Tiyatrolar Günü,
Anılır, kutlanır, tüm Dünya’da günün ünü…
Tiyatro yaşam demek, gerçeği oynamaktır,
Düşündürüp, güldürmek, hayata tat katmaktır…
Tiyatro örneklerle, seçeneklerimizdir,
Gerçek yaşantımız, düşüncelerimizdir…
Örfümüz, kültürümüz, tiyatro halk sanatı,
İyiye yönlendiren, duygunun saltanatı..
Tiyatro Günü Şiiri
Yazar: Zeki Çelik
Canlı izlemeyi sevenler için,
Sanatçının size dönüktür yönü,
Numaraya bakın sıraya geçin,
Dünya genelinde tiyatro günü.
Kimi baba olur, kimi de ana,
Düşüncesi saygı,sevgiden yana,
Konusu etkiler haz verir bana,
Dünya genelinde tiyatro günü.
Yirmi yedi martta karar alınmış,
Tüm ülkelere de haber salınmış,
Elli yıldır özel günler bilinmiş,
Dünya genelinde tiyatro günü.
Oyuncular için moral kaynağı,
Artistlik arzuda var gençlik çağı,
Ülke geleneği, koparma bağı,
Dünya genelinde tiyatro günü.
Zeki’de rolünü yazarak oynar,
Hikaye,romanlar beyninde kaynar,
Hoşgörü sunanlar nefreti çiğner,
Dünya genelinde tiyatro günü.
Tiyatro Şiiri
Yazar: Önder Günal
Karanlığı aydınlatan ışık
Sessizliği yırtan bir çığlık
Olmak için çıktık
Biz bu yola!
Tiyatromuzu açıyoruz
Haberiniz ola!
Yıllara meydan okuyacak
Sağlam bir arkadaşlık
Kurmak için çıktık
Biz bu yola!
Tiyatromuzu açıyoruz
Haberiniz ola!
Kötü alışkanlıkları silip
Zamanda bir yolculuk
Yapmak için çıktık
Biz bu yola!
Tiyatromuzu açıyoruz
Haberiniz ola!
Dünya Tiyatro Günü Şiiri
Yazar: Naim Yalnız
Bildiri yayınlarlar
Dünya tiyatroları,
İnsanlara sunarlar
En güzel oyunları.
Hiçbir ücret almazlar
O gün,seyredenlerden,
Tiyatronun zevkini
Tattırırlar derinden.
Güneş nasıl dünyayı
Aydınlatıyor ise,
Tiyatrolar da öyle
Işık tutarlar bize.
Tiyatronun önemi
İnkâr edilmez asla,
Onu seyredenleri
Etmeyenle kıyasla.
Fark edersin o zaman
Tiyatro cevherini;
Anlarsın tiyatronun
Toplumdaki yerini..
Tek Kişilik Tiyatro Şiiri
Yazar: Şeyhmus Sait Aydın
Salon loş,Salon ürkek
Yaşlı bir adam
Yaşanmış bir öyküden alınmış
Oyunu sergileyecek
Konu altmış yıllık bir geçmiş,
Altmış yıllık köprüden ne sular geçmiş.
Saati geldiğinde çıglıklarla
Açılır sahne
O da ne.
Anadolu’da bir ev odası
Köşede tandır,
Duvarda asılı gaz lanbası.
Titrek ışıklarla tavana is salmakta
Ortada pirinçten yapılış bir karyola,
Karyolada dogum sancısı çeken
Bir kadın hıçkırmakta.
Alnından dökülen ter damlaları
Yüzünden süzülürken tenine
Bir bez parçası vermişler eline
sıkarsa acıyı dindirir diye
Bir an önce kurtulmak için
Durmadan ıkınmakta.
Nihayet Dogumu gerçekleştirdi
Kadının başında dikilen yaşlı ebe
bir eliyle iki ayagından tuttu çocugu
çevirdi baş aşşağı
Vurdu kaba etine
Sanki bu dünyaya neden geldin dercesine
Çocuk attı bir çıglık
Kapladı evi Yüksek perdeden aglama sesi
Düşündü cocuk
Daha yeni geldim Dünya ya
Suçum ne
Bu tokat da neyin nesi.
Bilemezdi
Nasıl bir yaşama adım attıgını
gelecek yaşamında Daha
Nasibinde Binlerce tokat yattığını.
Bitti Annenin doğum sancısı
Tatlı bir gülümsemeye döndü bütün acısı
Yıkanıp arındırıldı
çocuk
Sarıldı belege
Gözleri ışıl ışıl Dudaklarında Mırıltılarla
Yaradan’ına dua eden
Şükür sana Ya RABBİM diyen
Verdiler annesine
Gözleri kapalı
Elleri yumuk
Birşey istiyordu annesinden
Biraz önce dogan çocuk
Sanki ögretilmişti Çocuga
Bıraktı baş parmağını emmeyi
Sarıldı annesinin memesine.
Burada bitti oyunun ilk bölümü
İndi yavaşça kapandı perde.
Tiyatro Ve Sahne Şiiri
Yazar: Nesimi Keçelioğlu
Hayat bir sahnedir bizler oyuncu,
Her perde ardında rolümüz vardır.
Belki ilk piyonuz, belki sonuncu;
Her mimik bir farklı halimiz vardır.
Toprak, su, oksijen onca tür canlı,
Desenli, kokulu, damarlı, kanlı,
Hem ürkek, hem korkak, hem heyecanlı,
Her canlı bir garip dilimiz vardır.
Mutlak biri var ki izliyor bizi;
Seyirci misali gözlüyor bizi;
İşte bu oyunda gizliyor bizi;
Her sahne bir tabut ölümüz vardır.
Sırayla yerine kondu mu dekor,
En uzun oyunu oynamak rekor;
Kimi tıs tıslıdır, kimisi şakır,
Kiminde kır benek çilimiz vardır.
Asırlardan beri soy, nesil, kuşak,
Gâh uslu bir kedi, gâh vahşi vaşak,
Gâh bir krizantem, gâhi bir başak,
Gâhi yediveren gülümüz vardır.
İşimiz sahneyi her gün yıpratmak,
Her şeyde bir yerden bir şey koparmak,
Asl’olan perdeyi en geç kapatmak,
Çünkü ecel denen zilimiz vardır.
Ne kadar gerilse yüz hatlarımız,
Son katre bir heves imdatlarımız,
Bir nefes almadır bütün varımız,
Sonra bir avuç kum, külümüz vardır.
İşte bir tiyatro sahnesi yaşam,
Her canlıya özel her giyim kuşam,
Nesimi sen konuk geldiğin akşam,
Yolcusun mecburen yolumuz vardır…
Benzer konular:
Sayfa içeriği: tiyatro ile ilgili şiirler kısa,tiyatro ile ilgili şiir,tiyatroyla ilgili şiirler,tiyatro sınavında okunacak şiir,Tiyatro günü şiirleri